“`html
T24 Haber Merkezi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘terörsüz Türkiye’ olarak adlandırdıkları yeni çözüm sürecine dair açıklamalarda bulundu. PKK’nın kendini feshettiği yönündeki ifadeleri ve Lozan hakkında yaptığı değerlendirmeler üzerine , “Gündemimiz, terörün tamamen devre dışı kalması ve terör örgütünün silahsızlanmasıdır. Bunun kesintisiz ve sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesi için çalışıyoruz. Devletimizin birliği, bütünlüğü ve resmi unsurlar üzerinden tartışma yapılmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Kimse şüpheye düşmesin, devletimiz ve hükümetimiz duruma hakimdir. Cumhur İttifakı, tam bir birlik içerisindedir.” dedi.
Erdoğan, Arnavutluk’un başkenti Tiran’dan dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan’a sorulan sorular ve yanıtları şöyle oldu:
SORU: Sayın Devlet Bahçeli ile birlikte, 50 yıllık bir sorunu sona erdirdiniz. Bu, Nobel Barış Ödülü’ne değer bir adım değil mi? PKK bugüne kadar ilk kez silah bırakma ve feshi açıklıyor. Bu süreçte bizi neler bekliyor?
Terörsüz bir Türkiye hedefine ulaşmanın en önemli adımı, terör örgütünün silahlarını tamamen bırakmasıdır. Fesih kararının uygulanması gerekiyor ve bu süreçte illegal davranışların terk edilmesi şart. Alınan kararların yerine getirilmesini yakından takip edeceğiz. Şehitlerimizin anısını yaşatacağız ve gazilerimizin haklarına saygı göstererek terörsüz bir topluma ulaşacağız. Terörün tamamen gündemden çıkmasıyla yeni bir dönemi başlatıyoruz. Terör, ülkemizin gelişimini engelleyen bir prangaydı. Zincirleri kırıyor, ayaklarımızı özgür bırakıyoruz. Terör örgütünün bölgeden ayrılmasıyla birlikte, Güneydoğu’da ve Doğu Anadolu’da insanlar halaylar çekmeye başladı. Huzurun geldiğine dair bu coşku önemli bir işarettir. Birçok insan bu süreçte huzur buldu ve bu durum benim için değil, ülkem, bölgemdeki halkım için önemlidir.
SORU: Bu sürecin devamı için, Suriye’deki Şam hükümetiyle varılan anlaşmanın etkilerine mi odaklanılacak? Bağdat ve Erbil yönetimlerinin bu süreçteki rolleri neler olacak?
Örgütün feshi ve silahların teslimi ile ilgili süreç, güvenlik birimlerimizin kontrolündedir. Sınırlarımız dışındaki teröristlerin silah teslimi konusunda komşu ülkelerle görüşmeler devam ediyor. Bağdat ve Erbil ile bu süreçteki iş birliği için planlamalar yapılıyor. Silahların teslimi ve örgütün tamamen yok edilmesi sağlandığında, Türkiye’nin huzurunu pekiştiren adımlarla birlikte terör sorununu gündemden kaldıracağız. Bu, ailelerin yüreklerine su serpecek. Şiddetin sona ermesi, sivil siyasetin güçlenmesine ve Türkiye’nin hedeflerine daha hızlı ulaşmasına yardımcı olacak. Aynı zamanda bu süreç Irak ve Suriye’nin de istikrar ve refahına katkıda bulunacaktır. Suriye hükümeti ile güçlü ilişkilerimiz mevcut ve verimli görüşmeler gerçekleştirildi. Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan, İstihbarat Başkanımız İbrahim Kalın ve Savunma Bakanımız Yaşar Güler, bu süreçte sürekli temas halindeler. İnşallah, hedeflerimize ulaşacağız.
SORU: Cumhurbaşkanım, son grup konuşmanızda terörsüz Türkiye ile ilgili gelişmelerin olumlu olduğunu belirtmiştiniz. Bu başarıda 86 milyonluk nüfusun katkısını nasıl değerlendiyorsunuz?
Milletin yer almadığı, milletin desteklemediği bir zafer düşünülemez. Bugün halkımızın Doğu’dan Batı’ya, Kuzey’den Güney’e bu sürecin içinde olduğunu görmekteyiz. Milletimizin kararlılığı, bu zaferde büyük bir rol oynadı. Herkese teşekkür ediyorum. Bu süreçte, Doğu ve Güneydoğu bölgelerindeki coşku, toplumun genel hevesini yansıtıyor. Teröre karşı tüm milletimiz birlikte durdu. Elde edilen başarılar sadece devletin politikaları ile değil, vatandaşlarımızın kararlılığı ile de gerçekleşti. Bu mücadele, terörsüz bir Türkiye inşasına yönelmiştir. Bu başarıda toplumun her kesiminin payı var. Doğu Anadolu’daki halkımızın, Karadeniz’deki vatandaşlarımızın ve İç Anadolu’da bulunanlarımızın da büyük katkısı var. 86 milyonun ortak iradesiyle elde edilen bu başarıdır. Geleceğimizi birlikte inşa edeceğiz; gençlerimiz güvenli ve huzurlu bir ortamda yaşamaya hak kazanıyor. Güvenli, müreffeh bir Türkiye bırakmak en büyük arzumuzdur.
SORU: PKK’nın son açıklamasında Lozan’a bir atıfta bulunulmuştu. Bu durum hükümete yöneltilen eleştirilerin artmasına yol açtı. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben hiçbir konuşmamda gelişmelerin Lozan ile ilişkisini belirttim. Ne millete seslenişlerde, ne de toplantılarda bu konuda bir görüş belirttim. Bu konular terörsüz Türkiye ile kesinlikle alakalı değil. Bu tür yorumlar doğru değil ve halkımın tepkisini önemsemekteyim. Diyarbakır’daki halkımız cevabını verdi. Bizim muhatabımız milletimizdir. Bizim önceliğimiz, terörün tamamen devre dışı bırakılmasıdır. Terör örgütünün feshi ve silahsızlanması esas gündemimizdir. Devletimizin birliği ve bütünlüğü konularının tartışmaya açılmasına müsaade etmeyeceğiz. Kimsenin şüphesi olmasın, Cumhur İttifakı tam bir dayanışma içindedir.”
“`